Doğanın vahşi koşullarına en iyi şekilde ayak uydurabilen canlılardan biri olan yılanın; eski, yıpranmış, zarar görmüş derisini değiştirebildiği gibi, ölümsüzlüğe meydan okuyan insanlığın aynı bir yılanın deri değiştirmesi gibi beden değiştirebildiği, distopik bir gelecekte geçen, Netflix'in en pahalı bütçeye sahip dizisi Altered Carbon; ırk, inanç, sınıf farklılıklarının 26. yüzyıl teknolojisinin gölgesinde daha da kötüleşerek devam ettiğini sergileyen konusu ve cyberpunk görselliklerinden örülmüş bilim kurgusu ile kapkara bir noir!
⚔ Altered Carbon Konusu ⚔
Yukarıda da bahsi geçtiği üzere, eski bir elçi olan Kovacs, aynı zamanda adına Protectorate denilen Birleşmiş Milletler'e ait askeri gücün de eski bir askeri.... Ama baş kaldırmış bir askeri... Elçilere katılıp isyan etmeden evvel tabii...
2384 yılında uyandırıldığında "Bilinç Aktarımı" teknolojisine ve sisteme isyan ederek katıldığı terörist grup "Elçi"lerden hayatta kalan son kişi olarak, bu içerisine dahil olduğu geleceğin cyberpunk (siberpunk: sibernetik ve punk sözcüklerinin birleştirilmesinden meydana gelmiş; bilim ve teknolojinin çok ilerlediği fakat yaşam kalitesinin çok düşük olduğu bir dünya tasavvuru. Kaynak: Vikipedi) düzenine ayak uydurmaya çalışırken kendisini; entrikalarla dolu bir vakanın, bedenlerin sadece alım - satım amaçlı kılıflardan ibaret olduğu, çivisi çıkmış bir dünyanın, tanrıların yerini helenistik kıyafetler giyerek, gökyüzünde inşa ettikleri gösterişli evlerinde yaşayan ultra zenginlerin aldığı bir sistemin tam ortasında bulur...
Zenginler ve fakirlerin arasındaki devasa farklılıklar, yeryüzünün karanlık bir izbelikle örülü sokakları ile gökyüzünün rengarenk ışıklarıyla bezeli yaşamı eşliğinde izleyiciye, adeta bir uçurumun kenarından aşağıya bakarmışçasına korkunç bir gerçekçilikle sunulur...
Zenginler parasıyla istedikleri bedene sahip olabilirlerken, fakirler devletin onlara biçtikleri bedenlerin içinde hayatlarına devam edebilirler.
Adına Meth denilen (İncil'de 969 yıl yaşadığı anlatılan Nuh Peygamberin dedesi Methesulah'ın kısaltılmış hali) ve tanrısallaştırılan ultra zenginler kendi klonlarını bile oluşturabilirler.
Toplumun en aşağı tabakası fakir insancıklar ise kadın ya da erkek, yaşlı ya da genç ayrımı yapamadan, onlara devletçe sağlanan (bazen bir sadaka gibi, bazen de paralarının yettiği kadar) bedene mahkum kalırlar.
Birkaç acımasız örnek vermek gerekirse; henüz 7 yaşında, bir trafik kazası sonucunda ölen küçücük bir çocuğun bilinci, tekrar yaşama devam edebilsin diye ona devlet tarafından tahsis edilen yaşlı bir bedene yerleştirilebilir.
Bedeni ölmeden önce kadın olan bir birey, ona verilen yeni erkek bedeni içerisinde yaşamaya mecbur bırakılabilir...
Örnekler, işte bu şekilde sürüp gider bu çürümüş sistemde...
Her bir bölümü sinematografik açıdan bir film kalitesindeki Altered Carbon; yayımlanan ilk sezonuyla Netflix'in en pahalı bütçesine sahip dizisi hatta göz bebeği olarak biliniyor, öyle ki, 10 bölümlük ilk sezonunun tüm bütçesi, Game of Thrones dizisinin ilk 3 sezonunun harcamasından bile daha fazla...
⚜ Altered Carbon İncelemesi ⚜
Görsel yönetim, oyunculuk ve bilinç aktarımı gibi orijinal bir bilim kurgu konusu ile izleyenlerin dikkatini büyük ölçüde üzerine çeken, fragmanının çıktığı andan itibaren merakla beklenen Altered Carbon ile ilgili; 2 Şubat 2018 tarihinde Netflix üzerinden tek seferde yayımlanmasının ardından daha henüz bir ay bile geçmemişken 2. sezonunun da çekileceği açıklandı.2. sezon ne zaman ya da fragman ne zaman çıkacak daha belli olmadı lakin sevenleri kadar sevmeyenlerinin de olduğu su götürmez bir gerçek!
Konusu itibariyle çoğunlukla romanına sadık kalınan dizi; Takeshi Kovacs'ın aldığı hapis cezası sonucu hapsedilmiş bilincinin, ultra zengin bir adamın ricası üzerine yeni bir bedende uyandırılması ile başlıyor.
Laurens Bancroft isimli bu ultra zengin kişi; tüm galakside "Meth" olarak bilinen, gökyüzünde yaşayan, olağanüstü birinci sınıftan bir topluluğun en önemli şahsiyetlerinden biri. Hatta topluluğun en yaşlısı; tam 365 yaşında bilinci...
Kanunlara, bürokratlara, emniyet güçlerine; yani her şeye sınırsız bir erişimi var...
Bu mükemmel hayat, bir cinayet vakası nedeniyle sekteye uğramak durumunda kalıyor. Laurens Bancroft'un bilinci, bedeniyle birlikte yok ediliyor.
Bedenlerin ölümünün değil de, bilinçlerin ölümünün yok edilmesinin cinayet olarak sayıldığı bu evrende, yedeklenen bilinci sayesinde tekrar yepyeni bir klon bedeninin içinde hayata gözlerini açan Bancroft, bilinç ölümüne sebebiyet veren katilini öğrenebilmek için (bilinci ve de hafızası 48 saatlik yedeklenme döngüsünden hemen önce yok edildiği için ölümünden önceki anları hatırlayamıyor) tam bu noktada Takeshi Kovacs'ı hikayeye sokuyor.
Altered Carbon'un başrollerinde üç ana karakter olarak göze çarpan; Joel Kinnaman (Takeshi Kovacs), James Purefoy (Laurens Bancroft) ve Martha Higerada (Kristin Ortega) var.
Martha Higerada; Bancroft'un davasını "Sıradan bir İntihar" vakası olarak kapatan, tüm bu sınıf ayrılıklarının, toplum çatışmasının arasında adaleti arayan, düzeni sorgulayan, katolik bir aileye mensup olmasına rağmen bilinç aktarımı teknolojisini insanlık için olumlu bulan (katolik kesim beden aktarımı teknolojisine karşı çıkarak, ölümden sonra ruhlarının serbest kalması için başka bir bedene aktarılmayı reddediyorlar), Meksikalı bir kadın komiser, Kristin Ortega rolünde.
Dizi ve kitap birbirinden; ölümsüzlük sorgulamasının, teknolojik gelişmelerin toplum açısından sonuçlarının, zenginlik ve fakirlik ayrımının haksız rekabetlerinin irdelenmesi açısından ayrılıyor.
Kitap bu kavramlara oldukça fazla yer verirken; dizi bu kavramların üzerinde çok daha az durarak ilk bölümlerinde cyberpunk bir evrenin sahip olması gereken tüm ögeler ile karşılıyor seyircisini.
Bölümler ilerledikçe ise; bu bilim kurgu teması, polisiye, dram, entrika ve romantizme doğru kaymaya başlıyor. Bilim kurgu severleri de bu tutarsızlığı nedeniyle yaralamış durumda Altered Carbon. Sahneler, kurgu, kıyafetler bir Blade Runner havası taşıyor olsa da; dini grupların farklılıkları, yeni bir din ve ona ait insansı tanrılar oluşturulması, teknoloji ile gelen sınıf çatışması bir kenara bırakılarak tamamen ana karaktere yoğunlaşılması, damakta henüz olmamış bir meyvenin ham tadını bırakıyor...
Bu galakside, ultra zengin ve ultra hayatlar süren, yeryüzü halkları tarafından tanrısallaştırılan Meth'lerin çok uzun yaşamaktan ötürü artık hiç bir duygu hissedememesi dışında, karanlık sokaklara ve fakirliğe gark olmuş insanların hayatlarına pek fazla dokunulmamış olması, Altered Carbon gibi harika görselliklere ve özgün bir fikre sahip, böylesi yüksek bütçeli bir yapım için en olumsuz yanlarından hemen ilk akla geleni belki de...
Kolonileşmiş, gezegenler arasında farklı farklı yaşamlar oluşturulmuş bu dizinin, diğer evrenler hakkında dişe dokunur bir bilgiye ya da sahneye sahip olmamasına peki ne demeli?
Bilim kurgu ögeleriyle başlamasına rağmen, yarısından sonra, olayların tamamen ana karaktere odaklanılarak dramatize edilmiş olması, kitabında çokça bahsedildiği üzere bu tür bir cyberpunk evrenin sınıf farklılıklarına, toplumsal şartlarına yoğunlaşılmasındansa, entrikalara ağırlık verilmiş olması ve diğer evrenler ile ilgili seyirciye yeterince bilgi sunulmamış olması; Netflix'in bu göz bebeği dizisi Altered Carbon hakkındaki nihai fikrimi şu şekilde bir benzetmeyle sonlandırmamı gerektirdi:
Altered Carbon; oldukça pahalı, görüntüsü ağız sulandırıcı, süslemelerinde kullanılan malzemeleri eşsiz pırıltılarla kaplı ucu bucağı olmayan bir pasta... ama, kreması çok kötü bir bitter çikolata ile ziyan edilmiş ve tadı da acı mı acı...
Bilim kurgu konulu diziler ve cyberpunk teması sevenler bu pastadan istedikleri kadar dilim alabilirler tabii ama yine de pastanın ağızda bıraktığı son tat lezzetsiz gelebilir... Ağzınız yanabilir...
Bir sonraki sezonun pastası "Broken Angels"ın daha tatlı olması dileğiyle...
Bu içerik Feri Peri » Kişisel Blog tarafından hazırlanmıştır...
Çok duymaya başladım son günlerde. Merak da ediyorum.
YanıtlaSilKonusu ilgimi çekti hatta biraz Blade Runner dünyası tadı aldım anlattıklarından.
Çelınc bitti nasılsa, artık yeni dizilere yelken açabilirim :p
Aynen, challenge bitti yeni diziler, yeni filmler :D
SilSırf ilk 5 bölüm için izlemeni tavsiye ederim :)
Teşekkür ederim yorumun için :)
Çok güzel bir inceleme olmuş. Benim için dizinin en büyük eksikliklerinden biri, bir bölüm bittiğinde bir sonraki bölüm için hiç heves uyandırmaması oldu. Son bölümünde pek hoşuma gittiğini söyleyemem. Fakat karanlık havası ve yüksek kalite görsellerden dolayı izlemek yinede keyifliydi
YanıtlaSilEvet sürükleyiciliği az geldi bana da :)
SilHer bir bölüm adeta bir film gibi dikkat edilmişti, sahneler, film sahnesine ait gibiydi. Bu açıdan ben çok sevdim, umarım 2. sezon daha iyi olur :)
Teşekkür ederim yorumun için :)
Çok gerçekçi bir inceleme olmuş parmaklarına sağlık :) Merak uyandırıcı bir diziye benziyor gerçekten. Bu arada Gökyüzü evleri yakındır. :)
YanıtlaSilO evler de yakın, dizideki gibi yapay zekalar da yakın, her şey yakın ve bu epey korkutucu benim açımdan :D
SilUmarım izlerken keyif alırsınız, keyifli seyirler dilerim, yorumunuz için de teşekkür ederim :)
Mükemmel bir analiz olmuş, eline sağlık Feride'ciğim. Çok ama çok merak ettim, ne yazık ki, bilgisayarım film izleme fonksiyonu bozuk, diğer şeyleri normal ama film izleyemiyorum:( bunu kaçırmak istemezdim doğrusu.
YanıtlaSilÇok teşekkürler. :)
Tam senlik, Müjde Abla, polisiye de var :) Keşke izleyebilsen, üzüldüm şimdi :(
SilNetflix'in dizisi, belki televizyona gelebilir, hiç belli olmaz... Umarım izleyebilirsin bir gün, izlersen de beni hatırla :D
Teşekkür ederim yorumun için :X
Ben diziyi izlemedim ama kitabı okudum başıma bir iş gelmeyecekse 'overrated'olduğunu düşünüyorum kitabın. Benim beklentimi karşılamadı açıkçası zaten az ama aşırı detaylı cinsellik sahneleri iyice soğuttu kitaptan. Dizisini izlemedim kitabını beğenmediğim için. :(
YanıtlaSilHmm ben de kitabı okumayı düşünüyordum, 490 sayfa gibi bir sayısı varmış sanırım. İlk 200 sayfa sürükleyici olsa da ortalara doğru biraz karışıyormuş ve sonradan da yine düzeliyormuş diye bir duyum almıştım bir arkadaştan. Konusu çok güzel geldi bana, bir de bu dizinin cyberpunk evreni en son filmi yapılan Ghost In The Shell'den daha iyi geldi hatta bana. O animelerden aşina olduğum dünya tüm renkleriyle yansıyordu dizide, en çok onun büyüsüne kapıldım :) Bakalım ben de bir okuyayım :)
SilTeşekkür ederim yorumun için :)
Hiç duymamıştım.Çok ilgi çekici anlatmışsın.Dizi izleyemiyorum ama kitabını mutlaka okumak isterim.Sağ olasın :))
YanıtlaSilKitabı ben de okumak istiyorum. Zaten kitap daha yeni çıktı sayılır, hemen ardından da dizi geldi :)
SilGüzel bir deneyim olacağına inanıyorum, ödüllü bir kitap ayrıca :)
Beğenmenize çok sevindim incelememi :X
Ahh Feri Peri, elimdeki kitabı bitirdikten sonra buna başlayacağım, Blade Runner tarzı bir şey bekliyorum ve çok umutluyum. Spoiler yemeyeyim diye alt kısımlara inmeden okudum, noir demişsin, iştahım kabardı vallahi :)
YanıtlaSilBitireyim de yorumlaşalım.
Kitabı için D&R'ın kendi sitesinde Blade Runner ve Neuromancer severler için güzel bir alternatif diyorlar. Dizi eleştirel konulara çok girmese de; karanlık ve depresifti, şiddet sahneleri bir hayli vardı. Ben asıl kitabını merak ediyorum :) Benim de iştahım kabardı :) Yorumlaşırız tabii, teşekkür ederim yorumun için :X
Silİncelemenin dibine vurmuşsun en ince ayrıntıya kadar yazmışsın vallahi zaten ben tavsiye ettiydim sana izle diye :D Beğenmene sevindim ki incelemesini yazmışsın. Dizi de en çok dikkat çeken toplumun ateist bir yapıda oluşu az bir kitle dindar hatta bir çok kişi tepede yaşayan baronlara tapıyor. Günümüzde de ateist yapı gün geçtikçe artmakta. Teknoloji bu evreye gelir ise yani ölümsüzlük gibi bir durumda yaşayabileceğimiz bir durum.
YanıtlaSilEvet, çok fazla yoktu dindar olan. Bir ilk bölümde hatırlıyorum biraz dindarların protestosuna yer verilmişti. Onun dışında bir "Ghost Walker" vardı "Are you a believer?" diye sorup duran millete :D
SilBiliyorsun, Google Amca seviyor üzerinde emek olan yazıları :P
Teşekkür ediyorum yorumun için :)
bilimkurgusu yüksek fantastik ve biraz da spiritüel filmleri ben de severek izlerim..bunları görmemiştim umarım yakında görürüm..çok detaylı bir analiz ve anlatım olmuş,emeğinize sağlık..🙂
YanıtlaSilNetflix hepsini bir seferde yayımladığı için ben de hepsini indirerek izledim ve yüksek kalitede indirmiş, görselleri de o yüzden çok hoşuma gitti. Umarım keyifle izlersiniz siz de...
SilTeşekkür ederim yorumunuz için :)
konusu efsane bence. ve gerçekten harika bir inceleme olmuş baştan sona sıkılmadan okudum. dizi uzun zamandır radarımda, ama kitaba öncelik vermeyi düşünüyorum :)
YanıtlaSilBence de önce okumak istiyorsan kitabını oku. Benim kitabından sonradan haberim oldu, zaten daha bu yıl basılmış. Eh dizinin çıktığını da görünce, her zamanki ben, hemen izledim :)
SilTeşekkür ediyorum yorumun için :X
Ben bu kitabı film olacak diye biliyordum, meğerse dizi çıktı :D Anladığım kadarıyla kitap young adult süslü distopik bir dizi değil. Vakit bulursam izlerim bir gün. Sevgiler :)
YanıtlaSilEvet, okuduğum kadarıyla aslında senaristi bir film olmasını istemiş ilk başta ama konunun karmaşıklığı ve anlatılanların çeşitliliği nedeniyle dizi yapılması gerektiğini uygun görmüşler. Olay örgüsünü tek bir filmde anlatamayacaklarını, izleyicilere anlatmak istediklerini aktaramayacaklarını düşünmüşler. Her bir bölümü bir film kalitesinde olduğu üzere, epey de bir para harcanmış daha sadece ilk 10 bölüme...
SilKitap aynen, biraz daha toplumsal derinliği olan bir eser. Her şey çok daha ayrıntılı, ben de daha okumadım ama okumuş kadar oldum, hakkında epey okudum :D
Bir hayli nude sahneler de vardı dizide, ben bunu bedenlerin tamamen umursanmadığı bir dönem yaşamalarına bağlıyorum. Çıplakmış, kapalıymış, konu o değil senariste göre. Senarist de kadın bir senarist zaten :)
Teşekkür ederim yorumun için, umarım keyifle izlersin :X
ouuvv The Following'teki seri katil abimiz Laurens Bancroft da varlarmış... :) anacım ama çok karanlık... içlerim darlanıyor, sonra yine gidip izlliyorum, meh! :))
YanıtlaSilLaurens Bancroft'u oynayan James Profoy çok güzel bir oyunculuk çıkarmıştı dizide. Başroldeki oyuncudan daha iyiydi hatta bana göre. Çok ama çok zengin, çok ama çok uzun yaşamış bir adamın tüm ögelerini güzelce yansıtabilmiş olduğunu hissettirdi :)
SilGeleceğimiz böyle, karanlık olacak zaten bu gidişle, korkutucu dimi :D
Teşekkür ederim yorumun için de :X
Kitaplar, romanlar senaryo haline getirilirken köklü değişiklikler yapılıyor bazen. Evet belli değişiklikler gerekebilir ama konuyu baltalayan değişiklikler benim canımı sıkıyor.
YanıtlaSilSevgiler
@hs
Tabii bir de özellikle o derinliği ile başarılı bir kitap olmuş bir eser ise bu durum epey bir can sıkıcı oluyor. Benim dizide canımı sıkan durum; 4. bölümü ile epey bir moralimi yükselten aksiyonunun, son bölümlere doğru klişeleşmeye başlamasıydı.
SilTeşekkür ediyorum yorumunuz için :)
İzlemek için bitmesini heyecanla beklediğim bir dizi kendisi. Sinema ve televizyon ürünlerinin ağızda güzel tat bırakanları, genelde edebiyat eserlerine yolu uğrayanlar oluyor. Ütopya ve distopya türlerini de ayrıca severim.:)
YanıtlaSilKaleminize sağlık.
Bu yorumunuza kesinlikle katılıyorum. Çok ama çok nadir çıkıyor altında bir kitap senaryosu olmayan, salt senaristlere dayalı iyi yapımlar. Genellikle bir kitap uyarlaması diziler/filmler ağırlıkla seyirciye sunuluyor hatta şu son zamanlarda...
SilBu arada, eğer doğru anladıysam dediğinizi, dizi ilk sezonluk on bölümü ile birlikte Netflix üzerinden tek seferde yayımlandı. İlk sezona dair tüm bölümleri izleyebilirsiniz :)
Teşekkür ederim yorumunuz için de :)
Konusu gerçekten ilgi çekici. İnsanı içine çekiveriyor. Teşekkürler bilgilendirme için. Sevgiler. @Rps
YanıtlaSilUmarım izlerken keyifle izlersiniz, yorumunuz için de teşekkür ederim :)
SilGerçekten bayıldım bu diziye. Detaylı bir şekilde güzel bir inceleme yazmışsınız. Teşekkürler @pdb
YanıtlaSilÇok teşekkür ediyorum yorumunuz için, incelemem ile birlikte keyifle izlemenizi dilerim diziyi de :)
SilOldukça ilgimi çekti mutlaka izlemeli @ke
YanıtlaSilCyberpunk evreni her ne kadar insanlık için güzel bir gelecek olmasa da, izlemesi son derece keyifli :) Çok teşekkür ederim yorumunuz için de :)
SilNetflix te gördüm ama izlemedim bir bakayim 😊
YanıtlaSilÇocuklarla pek olmaz ve ama onlar yattıktan sonra tavsiye edebilirim :) Teşekkür ederim yorumunuz için de :)
SilÇok duyuyorum ismini mutlaka izleyeceğim kısa zamanda :) Detaylı anlatım için teşekkürler :)) @rrk
YanıtlaSilKeyifle izlersin umarım, özellikle benim için orta bölümler bir hayli heyecan verici ve keyifliydi. Teşekkür ederim yorumun için de :X
Silhımmmm dizinin adını çok duydum. sen yine doktora tezi gibi incelemişsin. noir da bayılırım yanii. bilemedim bakalım :)
YanıtlaSilHem Noir hem de Cyberpunk, evren çok ilgi çekici, yapay zekalar da çok yaratıcı idi. Zaten kitaptan uyarlama diziler ve filmler bir başka oluyor her zaman :) Ahahah doktora tezime hazırlık yapıyorum :P
SilYakın zamanda izledim bende. Başrol oyuncusu adamın o donuk halleri beni benden aldı resmen. Her zaman kitaptan uyarlama dizilerin daha başarılı olduğunu düşünürüm.
YanıtlaSilEvet, çoğunlukla donuk oynamıştı, ben 4. bölüme kadar pek ısınamadım ama o 4. bölümdeki sanal işkence merkezindeki çatışma çok etkileyici geldi bana, özellikle de çekim yöntemleri oyuncuyu dev gibi algılatıyordu. 4. bölümde bir ısındım öyle :)
SilBence de öyle, çünkü zaten kurgusal ve özgünsellik açısından iyi kitaplar uyarlanıyor dizilere izleyicilerden daha çok ilgi çeksin diye.
Çok teşekkür ederim yorumun için :)
Harika bir dizi, fakat dikkatli izlemek gerek. Konular derin olabiliyor.
YanıtlaSilKesinlikle öyle... Kitabı da kitaplıkta bulunması gereken kitaplardan bence :)
Sil